1. Giriş: Avukatlık Büroları İçin İSG Risk Değerlendirmesinin Önemi ve Yasal Çerçeve

İş sağlığı ve güvenliği (İSG) risk değerlendirmesi, bir işyerinde çalışanların sağlığını ve güvenliğini tehdit edebilecek tehlikelerin tanımlanması, bu tehlikelerden kaynaklanan risklerin belirlenip analiz edilmesi ve söz konusu riskleri ortadan kaldırmak veya kabul edilebilir seviyeye indirmek için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi sürecidir . Ofis ortamları ilk bakışta güvenli olarak algılanabilse de, aslında çeşitli iş sağlığı ve güvenliği risklerini barındırabilir . Bu nedenle, avukatlık büroları da dahil olmak üzere tüm işyerlerinde çalışanların daha kaliteli ve sağlıklı bir ortamda çalışabilmeleri için iş güvenliği konusuna gereken önem verilmelidir.  

İSG risk değerlendirmesi yapmak sadece etik bir sorumluluk değil, aynı zamanda yasal bir zorunluluktur. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 10. maddesi, tüm işverenlere iş sağlığı ve güvenliği yönünden risk değerlendirmesi yapma veya yaptırma yükümlülüğü getirmektedir . Bu yasal düzenleme, 2012 yılından itibaren tüm ofis ve büroları da kapsamına almıştır . Risk değerlendirmesi yapmayan veya yaptırmayan işverenlere idari para cezaları uygulanmaktadır. 6331 sayılı Kanun'un 26/ç fıkrasına göre, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen işverenlere 3.000,00 TL idari para cezası kesilmekte ve bu durumun devam ettiği her ay için 4.500,00 TL ek ceza uygulanmaktadır . Bu cezai yaptırımlar, risk değerlendirmesinin sürekli bir yükümlülük olduğunu ve ihmal edilmemesi gerektiğini açıkça göstermektedir.  

İSG risk değerlendirmesi ve buna bağlı önlemlerin alınması, çalışan memnuniyetini ve dolayısıyla iş verimliliğini artırmada önemli bir rol oynar . Çalışanların fiziksel ve psikolojik sağlığını olumsuz etkileyebilecek faktörlerin düzenlenmesi, daha huzurlu ve motive bir çalışma ortamı yaratır . Ergonomik risklerin azaltılması gibi önlemler sayesinde, uzun vadede maliyetler düşürülebilir ve çalışanların iş performansları olumlu yönde etkilenebilir . Ayrıca, iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucu ortaya çıkabilecek tedavi masrafları, iş gücü kayıpları gibi maliyetler de İSG önlemleri sayesinde önlenebilir . Ofis ortamlarında da düşme, elektrik çarpması, yangın gibi çeşitli iş kazaları ve uzun süreli çalışmaya bağlı olarak ortaya çıkabilecek meslek hastalıkları riski bulunmaktadır.  

Avukatlık büroları, Türkiye Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın "İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin Tehlike Sınıfları Listesi Tebliği"ne göre "az tehlikeli" işyerleri kategorisinde yer almaktadır . Bu sınıflandırma, avukatlık bürolarının diğer sektörlere kıyasla daha düşük risk taşıdığı anlamına gelse de, bu durum İSG ile ilgili yasal yükümlülükleri ortadan kaldırmaz. 50'den az çalışanı bulunan ve az tehlikeli sınıfta yer alan avukatlık büroları için İSG ile ilgili yükümlülüklerin yürürlüğe girme tarihi 01.07.2016 olarak belirlenmiştir . Bu tarih, belirtilen büyüklükteki tüm avukatlık bürolarının İSG faaliyetlerini yerine getirme zorunluluğunu vurgulamaktadır.  

Yasal düzenlemeler gereğince, avukatlık bürolarında İSG profesyoneli (iş güvenliği uzmanı veya işyeri hekimi) görevlendirme zorunluluğu olmasa bile, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili tüm faaliyetlerin yerine getirilmesi gerekmektedir . Bu faaliyetler, işverenler tarafından bizzat yürütülebileceği gibi, bu konuda uzmanlaşmış kişi ve kuruluşlardan (Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri - OSGB) destek alınarak da gerçekleştirilebilir . Hatta, 50'den az çalışanı bulunan avukatlık bürolarında, dışarıdan hizmet almayan veya bünyesinde uzman çalıştırmayan işverenler veya işveren vekilleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından ilan edilen eğitimleri tamamlayıp sınavda başarılı olmaları koşuluyla, işe giriş ve periyodik muayeneler ile tetkikler hariç olmak üzere İSG hizmetlerini kendileri yürütebilirler . Bu durum, küçük ölçekli avukatlık büroları için İSG yükümlülüklerini yerine getirmede pratik bir çözüm sunmaktadır. Ancak, OSGB'lerin sunduğu uzmanlık ve deneyim, daha kapsamlı ve etkili bir İSG yönetimi için önemli bir katkı sağlayabilir.  

2. Avukatlık Bürolarında İSG Risk Değerlendirmesi Nasıl Yapılır? Adım Adım Süreç

Avukatlık bürolarında İSG risk değerlendirmesi yapmak, sistematik bir süreci takip etmeyi gerektirir. Bu süreç genellikle beş temel adımdan oluşur :  

• Adım 1: Tehlikelerin Belirlenmesi: Bu aşamada, işyerinde mevcut olan veya dışarıdan kaynaklanabilecek, çalışanlara veya işyerine zarar verme potansiyeline sahip tüm unsurlar tanımlanır . Tehlike, çalışanların yaralanmasına, hastalanmasına, işyerinin hasar görmesine veya diğer zararlı sonuçlara yol açabilecek her türlü kaynaktır . Tehlikeler belirlenirken, çalışma ortamı, çalışanlar, kullanılan ekipmanlar ve iş süreçleriyle ilgili tüm bilgi ve belgeler gözden geçirilir . Ayrıca, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yürürlükteki mevzuat hükümleri dikkate alınarak, fiziksel, kimyasal, biyolojik, psikososyal, güvenlik ve gizli belge güvenliği gibi çeşitli tehlike kaynakları ve bunların etkileşimlerinden doğabilecek potansiyel tehlikeler belirlenir ve kaydedilir . Örneğin, kaygan zeminler, yetersiz aydınlatma, ergonomik olmayan çalışma düzeni, kullanılan temizlik malzemeleri, stresli iş ortamı, yangın riski ve gizli belgelerin güvenli olmayan imhası gibi unsurlar potansiyel tehlikeler arasında sayılabilir. Avukatlık bürolarının kendine özgü operasyonel özellikleri dikkate alındığında, hassas bilgi yönetimi ve yoğun çalışma temposu gibi faktörlerin de tehlike tanımlama sürecinde göz önünde bulundurulması önemlidir.  

• Adım 2: Risklerin Belirlenmesi ve Analiz Edilmesi: Tehlikeler belirlendikten sonraki aşama, bu tehlikelerden kaynaklanabilecek potansiyel risklerin neler olduğunu ve bu risklerin gerçekleşme olasılığı ile sonuçlarının şiddetini değerlendirmektir . Risk, bir tehlikenin meydana gelmesi durumunda ortaya çıkabilecek kayıp, yaralanma veya diğer zararlı sonuçların olasılığı ile bu sonuçların ciddiyetinin birleşimidir . Bu aşamada, belirlenen her bir tehlike için, bu tehlikenin hangi sıklıkta ortaya çıkabileceği, kimlerin, nelerin, ne şekilde ve hangi şiddette zarar görebileceği analiz edilir . Risk analizi için kalitatif (nitel) veya kantitatif (nicel) yöntemler kullanılabilir . Örneğin, bir risk matrisi (olasılık x şiddet) kullanılarak riskler düşük, orta, yüksek veya aşırı yüksek gibi kategorilere ayrılabilir . Bir başka yöntem olan FINE KINNEY metodu ise olasılık, sıklık ve şiddet faktörlerini bir araya getirerek risk değerini hesaplar . Tespit edilen risklerin önem ve öncelik sırası bu analizler sonucunda belirlenir . Avukatlık büroları için örnek bir risk değerlendirme matrisi aşağıdaki gibi olabilir:  

Tablo 1: Örnek Risk Değerlendirme Matrisi

Bu matris, risklerin olasılık ve şiddet düzeylerine göre nasıl sınıflandırılabileceğini ve hangi durumlarda hangi tür önlemlerin alınması gerektiğini göstermektedir. Risklerin önceliklendirilmesi sürecinde, sadece potansiyel zararın büyüklüğü değil, aynı zamanda gerçekleşme olasılığı ve etkilenebilecek çalışan sayısı da dikkate alınmalıdır. Örneğin, tüm ofis çalışanlarını etkileyebilecek ergonomik riskler, düşük olasılıklı ancak yüksek etkili bir olaya göre önceliklendirilebilir.

• Adım 3: Risk Kontrol Tedbirlerinin Kararlaştırılması: Riskler analiz edildikten sonra, bu riskleri ortadan kaldırmak veya kabul edilebilir bir seviyeye indirmek için alınacak kontrol tedbirleri belirlenir . Kontrol önlemleri belirlenirken, risk kontrol hiyerarşisi olarak adlandırılan bir öncelik sırası izlenmelidir . Bu hiyerarşiye göre, öncelikle tehlikenin kaynağında ortadan kaldırılması (örneğin, zararlı bir kimyasalın daha az zararlı bir alternatifle değiştirilmesi) veya tehlikelinin yerine daha az tehlikeli bir alternatifin ikame edilmesi (ikame) hedeflenir . Eğer bu mümkün değilse, mühendislik önlemleri (örneğin, havalandırma sistemleri kurmak, makine koruyucuları kullanmak) alınır . Mühendislik önlemlerinin de yeterli olmadığı durumlarda, idari önlemler (örneğin, güvenli çalışma prosedürleri geliştirmek, çalışanlara eğitim vermek, iş rotasyonları uygulamak) devreye sokulur . En son çare olarak ise kişisel koruyucu donanımlar (KKD) (örneğin, kulaklık, eldiven gibi) kullanılır . Belirlenen kontrol tedbirlerinin planlanması ve ne zaman gerçekleştirileceği de bu aşamada belirlenir . Avukatlık büroları, riskleri kontrol altına alırken, ergonomik düzenlemelere öncelik vermeli, elektrik güvenliği önlemlerini almalı, yangın güvenliği ekipmanlarını bulundurmalı ve gizli belgelerin güvenliğini sağlayacak prosedürleri uygulamalıdır. Kök nedenlere odaklanan kontrol önlemleri (tehlikeyi ortadan kaldırma, ikame, mühendislik kontrolleri), bireysel davranışa dayanan önlemlere (idari kontroller, KKD) göre genellikle daha etkili ve sürdürülebilirdir. Örneğin, ergonomik olmayan sandalyeleri değiştirmek, çalışanlara doğru oturuş eğitimi vermekten daha kalıcı bir çözüm sunar.  

• Adım 4: Bulguların Kaydedilmesi ve Belgelendirme: Risk değerlendirme sürecinin tüm aşamaları ve sonuçları detaylı bir şekilde kaydedilmeli ve belgelendirilmelidir . Risk değerlendirme raporunda, tespit edilen tehlikeler, kullanılan risk analizi yöntemleri, belirlenen risklerin önem ve öncelik sırası, kararlaştırılan düzeltici ve önleyici kontrol tedbirleri, bu tedbirlerin gerçekleştirilme tarihleri ve sonrasında tespit edilen risk seviyeleri gibi bilgiler yer almalıdır . Bu rapor, yönetim, çalışan temsilcileri ve gerektiğinde resmi makamlar tarafından erişilebilir olmalıdır . Ayrıca, tehlikeli madde değerlendirmeleri, ekipman teftiş kayıtları gibi diğer ilgili değerlendirmeler de bu rapora eklenmeli veya raporda bunlara atıfta bulunulmalıdır . Kapsamlı ve kolay anlaşılır bir belgeleme, tüm çalışanlar için bir referans noktası oluşturur ve İSG yönetimi konusunda gereken özenin gösterildiğini kanıtlar. Bu belgeler, gelecekteki değişikliklere ve gözden geçirmelere de temel oluşturur.  

• Adım 5: Risk Değerlendirmesinin Gözden Geçirilmesi ve Güncellenmesi: Risk değerlendirmesi, dinamik bir süreç olup, işyerindeki koşulların değişmesi veya yeni risklerin ortaya çıkması durumunda düzenli aralıklarla veya derhal gözden geçirilmesi ve güncellenmesi gerekmektedir . İşyerinin taşınması, binalarda yapısal değişiklikler yapılması, yeni teknoloji veya ekipmanların kullanmaya başlanması, iş kazası veya meslek hastalığı meydana gelmesi, çalışma ortamına ait sınır değerlerde değişiklikler olması, çalışma ortamı ölçümleri veya sağlık gözetimi sonuçlarına göre gerek duyulması, işyeri dışından kaynaklanan yeni bir tehlikenin ortaya çıkması veya resmi makamların ya da sigorta şirketinin tavsiyesi üzerine risk değerlendirmesi yeniden gözden geçirilmelidir . Yeni risklerin ortaya çıkması durumunda, değerlendirme süreci tekrarlanarak gerekli önlemler alınmalıdır . Risk değerlendirmesinin düzenli olarak gözden geçirilmesi ve güncellenmesi, işyerinde sürekli olarak güvenli bir çalışma ortamının sağlanmasına yardımcı olur.  

3. Avukatlık Bürolarında Yaygın İSG Riskleri ve Önlenmesi

Avukatlık bürolarında çalışanların karşılaşabileceği çeşitli İSG riskleri bulunmaktadır. Bunlardan bazıları ve alınabilecek önlemler aşağıda özetlenmiştir:

• Ergonomik Riskler: Uzun süreli bilgisayar kullanımı, uygun olmayan çalışma ortamı ve ekipman, yanlış oturuş ve duruş şekilleri ile tekrarlayan hareketler, avukatlık bürolarında en sık karşılaşılan ergonomik riskler arasındadır . Bu durum, başta boyun, sırt, el bileği, omuz ve göz ağrıları olmak üzere çeşitli kas-iskelet sistemi hastalıklarına (KİSH) yol açabilir . Karpal tünel sendromu ve gergin boyun sendromu gibi rahatsızlıklar da ofis çalışanlarında sıkça görülmektedir . Bu riskleri önlemek için ergonomik çalışma masası ve sandalyesi kullanımı (ayarlanabilir yükseklik, bel ve kol desteği), monitörün göz hizasında ve uygun uzaklıkta konumlandırılması (50-80 cm), ayak desteği kullanılması, doğru oturuş ve duruş prensiplerine uyulması, düzenli olarak mola verilmesi ve kısa egzersizler yapılması, ekran parlaklığının ayarlanması ve ekran filtresi kullanılması, çalışma alanının yeterli büyüklükte olması (min 8m2 tek kişi, 12m3/kişi oturarak çalışma) gibi önlemler alınmalıdır . Kapsamlı ergonomik çözümlerin uygulanması, sadece kas-iskelet sistemi rahatsızlıkları riskini azaltmakla kalmaz, aynı zamanda avukatların ve diğer çalışanların genel refahını ve verimliliğini de artırır.  

• Kayma, Takılma ve Düşme Riskleri: Islak veya kaygan zeminler, dökülen sıvılar, dağınık çalışma alanları, kablolar, kutular vb. engeller, gevşek halılar veya paspaslar ve yetersiz aydınlatma, avukatlık bürolarında kayma, takılma ve düşme risklerine neden olabilir . Bu tür kazaları önlemek için dökülen sıvıların derhal temizlenmesi ve ıslak alanların işaretlenmesi, zeminlerin düzenli olarak temizlenmesi ve kuru tutulması, çalışma alanlarının ve geçiş yollarının dağınıklıktan arındırılması, kabloların uygun şekilde düzenlenmesi ve üzerlerinin kapatılması, yeterli aydınlatma sağlanması ve arızalı lambaların değiştirilmesi, kaymaz zemin kaplamaları veya paspaslar kullanılması ve merdivenlerde kaymaz bantlar kullanılması gibi önlemler alınmalıdır . İyi bir temizlik politikası uygulamak ve tüm çalışanların yürüme yollarını temiz tutmanın önemini anlamalarını sağlamak, bu tür kazaların önlenmesinde temel adımlardır.  

• Elektrik Tehlikeleri: Hatalı elektrik tesisatı ve ekipmanlar, aşırı yüklenmiş prizler ve çoklu priz kullanımı, yıpranmış veya hasarlı kablolar, ıslak ellerle elektrikli ekipman kullanımı ve topraklanmamış ekipmanlar, avukatlık bürolarında elektrik çarpması ve yangın gibi tehlikelere yol açabilir . Bu riskleri önlemek için tüm elektrikli ekipmanların topraklanmış olduğundan emin olunması, prizlere aşırı yük bindirilmemesi ve çoklu priz kullanımının sınırlandırılması, ıslak ellerle elektrikli ekipmanlara dokunulmaması, kabloların düzenli olarak kontrol edilmesi ve hasarlı olanların değiştirilmesi, kabloların ezilmemesi, düğümlenmemesi veya halı altına konulmaması, kullanılmayan cihazların fişlerinin çekilmesi ve elektrik tesisatı ile ekipmanların periyodik olarak yetkili kişilerce kontrol ettirilmesi gerekmektedir . Ayrıca, alçak gerilimde çalışırken yalıtkan el aletleri ve kişisel koruyucu donanım kullanılmalıdır .  

• Yangın Güvenliği Riskleri: Elektriksel arızalar, yanıcı malzemelerin uygunsuz depolanması, ısıtıcıların ve diğer elektrikli cihazların yanlış kullanımı ve sigara kullanımı, avukatlık bürolarında yangın riskini artırabilir . Bu riskleri önlemek için yangın alarm sistemleri ve duman dedektörleri kurulmalı ve düzenli bakımları yapılmalı, yangın söndürme ekipmanları (yangın tüpleri, yangın hortumları) bulundurulmalı ve periyodik kontrolleri yapılmalı, acil durum planı hazırlanmalı ve yangın tatbikatları yapılmalı, yangın merdivenleri ve çıkış yolları açık ve engelsiz tutulmalı ve yönlendirme işaretleri bulunmalı, elektrik tesisatı düzenli olarak kontrol ettirilmeli ve eskiyen ekipmanlar değiştirilmeli, yanıcı ve parlayıcı maddeler güvenli bir şekilde depolanmalı ve çalışanlara yangın güvenliği eğitimi verilmelidir . Türkiye'deki "Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik" hakkında bilgi sahibi olmak ve bu yönetmeliğe uygun hareket etmek de büyük önem taşımaktadır .  

• Kimyasal Riskler: Temizlik malzemelerinin yanlış kullanımı veya depolanması ile ofis malzemeleri (yapıştırıcılar, mürekkepler, tonerler) ile temas, avukatlık bürolarında kimyasal risklere neden olabilir . Bu riskleri önlemek için kimyasal maddelerin güvenlik bilgi formları (SDS) bulundurulmalı ve çalışanların erişimine sunulmalı, kimyasal maddeler etiketlerine uygun olarak kullanılmalı ve depolanmalı, gerektiğinde kişisel koruyucu ekipman (eldiven, gözlük vb.) kullanılmalı, iyi havalandırma sağlanmalı ve dökülmelerin derhal ve güvenli bir şekilde temizlenmesi için prosedürler oluşturulmalıdır .  

• İç Hava Kalitesi Riskleri: Yetersiz havalandırma, toz ve alerjenler, klima sistemlerinin bakımsızlığı ve sigara dumanı, avukatlık bürolarında iç hava kalitesi sorunlarına yol açabilir . Bu riskleri önlemek için ofislerin düzenli olarak havalandırılması (doğal veya mekanik yollarla), hava temizleyiciler kullanılması (özellikle toz ve alerjenler için), klima ve havalandırma sistemlerinin düzenli bakımının yapılması, ofis içinde sigara içilmesinin kesinlikle yasaklanması ve ideal sıcaklık (%20-26°C) ve nem (%30-70%) seviyelerinin korunması gerekmektedir .  

• Gizli Belgelerin Güvenliği Riskleri: Yetkisiz erişim, yanlışlıkla veya kasıtlı olarak ifşa etme ve güvenli olmayan imha yöntemleri, avukatlık bürolarında gizli belgelerin güvenliği açısından önemli riskler oluşturur . Bu riskleri önlemek için gizli belgeler için erişim kontrolü ve yetkilendirme sistemleri oluşturulmalı, belgeler güvenli bir şekilde saklanmalı (kilitli dolaplar, kasalar), gizlilik derecelerine uygun olarak belge işleme prosedürleri uygulanmalı, gizli belgelerin güvenli imhası için uygun yöntemler (örneğin, yüksek güvenlikli shredder) kullanılmalı, imha işlemleri kayıt altına alınmalı ve tutanak tutulmalı ve çalışanlara gizlilik ve veri güvenliği konusunda eğitim verilmelidir . Hukuk büroları, hassas bilgilerin yönetimi konusunda katı protokoller uygulamalıdır.  

• Psikososyal Riskler: Aşırı iş yükü ve zaman baskısı, müvekkil ve meslektaşlarla ilişkilerden kaynaklanan stres, mobbing ve psikolojik taciz, iş memnuniyetsizliği ve monotonluk, avukatlık bürolarında psikososyal riskler arasında sayılabilir . Bu riskleri önlemek için iş yükünün dengeli bir şekilde dağıtılması ve gerçekçi zaman çizelgeleri oluşturulması, çalışanlar arasında iyi iletişim ve destekleyici bir iş ortamı sağlanması, stres yönetimi eğitimleri ve kaynakları sunulması, mobbing ve tacizi önleyici politikalar oluşturulması ve uygulanması, çalışanların geri bildirimlerinin dikkate alınması ve iş memnuniyetinin artırılmasına yönelik çalışmalar yapılması, esnek çalışma düzenlemeleri ve sosyal aktivitelerle iş-yaşam dengesinin desteklenmesi gibi önlemler alınabilir . Hukuk mesleğinin stresli yapısı göz önüne alındığında, bu risklerin yönetilmesi çalışanların refahı ve iş performansı için hayati önem taşır.  

4. Risk Değerlendirmesinin Belgelendirilmesi ve Gözden Geçirilmesi

Risk değerlendirme süreci tamamlandıktan sonra, tüm bulgular detaylı ve anlaşılır bir şekilde belgelendirilmelidir . Risk değerlendirme raporu, tespit edilen tehlikeleri, kullanılan risk analiz yöntemlerini, belirlenen risklerin önem ve öncelik sırasını, kararlaştırılan kontrol tedbirlerini, bu tedbirlerin uygulanma tarihlerini ve sonrasındaki risk seviyelerini içermelidir . Bu rapor, işveren ve çalışan temsilcileri gibi tüm ilgili personel tarafından kolayca erişilebilir olmalıdır . Ayrıca, tehlikeli madde değerlendirmeleri ve ekipman teftiş kayıtları gibi diğer ilgili belgeler de risk değerlendirme kayıtlarına eklenmeli veya bu belgelere atıfta bulunulmalıdır .

Risk değerlendirmesi, statik bir belge olmamalıdır. İşyerindeki koşulların değişmesi veya yeni risklerin ortaya çıkması durumunda düzenli aralıklarla (örneğin yılda bir) veya derhal gözden geçirilmesi ve güncellenmesi gerekmektedir . İşyerinin taşınması, yapısal değişiklikler, yeni ekipman alımı, iş kazası veya meslek hastalığı gibi önemli değişiklikler olduğunda risk değerlendirmesi yeniden ele alınmalıdır . Gözden geçirme ve güncelleme tarihleri de kaydedilmelidir . Kapsamlı ve güncel bir belgeleme, İSG mevzuatına uyumu göstermenin yanı sıra, işyeri güvenliğinin sürekli iyileştirilmesi için de değerli bir kaynak sağlar.  

5. hukukisg.com Nedir?

hukukisg.com, Hukuk Eğitim ve Azim OSGB işbirliğiyle avukatlara özel olarak hazırlanmış bir iş sağlığı ve güvenliği (İSG) hizmet platformudur . Bu platform, avukatlık bürolarının İSG hizmetlerini uygun maliyetle, hızlı ve etkili bir şekilde edinebilecekleri güvenilir bir kaynaktır . hukukisg.com, farklı çalışan sayılarına sahip avukatlık büroları için özel olarak tasarlanmış paketler sunmaktadır . Bu paketler, 1 çalışandan 8 çalışana kadar ve üzeri seçenekleri içermekte olup, genellikle İş Güvenliği Uzmanı ve İşyeri Hekimi hizmetlerini kapsamaktadır .  

hukukisg.com'un sunduğu hizmetler arasında rehberlik (İSG tedbirleri hakkında bilgilendirme, kaza nedenlerini araştırma, bilgilendirme faaliyetleri düzenleme) ve risk değerlendirmesi (risk değerlendirme ekibi kurma, risk değerlendirmesi yapma, önlemler konusunda önerilerde bulunma) gibi temel İSG faaliyetleri yer almaktadır . Platform üzerinden İSG hizmeti almak oldukça kolay ve hızlıdır. İlgili paket seçilip ödeme yapıldıktan sonra, genellikle 24 saat içinde bir OSGB yetkilisi tarafından geri dönüş sağlanır ve gerekli evrakların iletilmesiyle İSG hizmeti resmi olarak başlamış olur . hukukisg.com, avukatlık bürolarının İSG yükümlülüklerini yerine getirmelerinde pratik ve etkili bir çözüm sunarak, bu alandaki ihtiyaçlarına özel olarak cevap vermektedir.  

6. Sonuç ve Öneriler

Avukatlık büroları için İSG risk değerlendirmesi yapmak, sadece yasal bir zorunluluk olmakla kalmayıp, aynı zamanda çalışanların sağlığını ve güvenliğini korumak adına hayati bir öneme sahiptir. Bu rapor, avukatlık bürolarında İSG risk değerlendirmesinin nasıl yapılacağına dair adım adım bir rehber sunmuş ve yaygın olarak karşılaşılan riskler ile bunlara karşı alınabilecek temel önlemleri özetlemiştir. Risk değerlendirme sürecinin tehlikelerin belirlenmesi, risklerin analizi, kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması, belgeleme ve düzenli gözden geçirme adımlarından oluştuğu unutulmamalıdır.

Avukatlık bürolarında en sık karşılaşılan riskler arasında ergonomik sorunlar, kayma, takılma ve düşme tehlikeleri, elektrik riskleri, yangın güvenliği açıkları, kimyasal madde riskleri, iç hava kalitesi sorunları, gizli belge güvenliği ihlalleri ve psikososyal faktörlerden kaynaklanan stres bulunmaktadır. Bu risklerin her biri için alınabilecek önleyici tedbirler mevcuttur ve bu tedbirlerin uygulanması, daha güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamı yaratılmasına katkı sağlayacaktır.

Risk değerlendirmesinin düzenli olarak gözden geçirilmesi ve güncellenmesi, işyerindeki değişen koşullara uyum sağlamak ve yeni ortaya çıkabilecek riskleri belirleyip önlemek açısından kritik öneme sahiptir. hukukisg.com gibi platformlar, avukatlık bürolarına İSG yükümlülüklerini yerine getirme konusunda kolaylık ve destek sağlayarak, bu süreci daha verimli hale getirebilir.

Sonuç olarak, tüm avukatlık bürolarına, çalışanlarının sağlığını ve güvenliğini ön planda tutarak İSG risk değerlendirmesi yapmaları ve belirlenen risklere karşı gerekli önlemleri almaları tavsiye edilir. Güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamı, çalışan memnuniyetini ve iş verimliliğini artıracak, aynı zamanda yasal yükümlülüklerin yerine getirilmesini sağlayacaktır.