Avukatlık Büroları Dikkat İşyeri Hekimi Zorunluluğu Başladı

Giriş


Avukatlık büroları, endüstriyel tesisler veya inşaat sahaları gibi yüksek riskli çalışma ortamlarına kıyasla daha güvenli görünse de, İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) prensipleri, çalışanların refahını ve verimliliğini sağlamak için tüm işyerleri için hayati öneme sahiptir. Uzun saatler masa başında çalışma, yoğun stres, ergonomik olmayan koşullar gibi faktörler, hukuk profesyonellerinin sağlığını olumsuz etkileyebilir. Türkiye'de yürürlükte olan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, sektör veya çalışan sayısı fark etmeksizin tüm işverenlere, çalışanlarının sağlık ve güvenliğini koruma yönünde belirli yükümlülükler getirmektedir.  


Bu yükümlülüklerin merkezinde yer alan figürlerden biri de "İşyeri Hekimi"dir. İşyeri hekimi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş, özel İSG eğitimi almış ve işyerlerinde sağlık gözetimi ile danışmanlık hizmetleri sunan tıp doktorudur.  


Bu yazının amacı, işyeri hekiminin görev ve sorumluluklarını açıklamak, 6331 sayılı Kanun kapsamında avukatlık büroları için geçerli olan spesifik yasal zorunlulukları netleştirmek, özellikle birçok büro için kritik önem taşıyan 1 Ocak 2025 tarihinde yürürlüğe giren yükümlülüğe dikkat çekmek ve bu yükümlülüklere uymamanın sonuçlarını özetlemektir. Bu bilgiler, Türkiye'de faaliyet gösteren avukatlık bürosu ortakları, yöneticileri ve serbest çalışan avukatlar için kritik öneme sahiptir. Hukuk sektörünün kendine özgü İSG ihtiyaçları göz önüne alındığında, bu düzenlemelerin doğru anlaşılması ve uygulanması elzemdir.  


İşyeri Hekimi Ne İş Yapar? Görev ve Sorumlulukları Nelerdir?


İşyeri Hekimi, 6331 sayılı Kanun ve ilgili "İşyeri Hekimlerinin Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik" çerçevesinde tanımlanan, geçerli bir işyeri hekimliği belgesine sahip, Bakanlıkça yetkilendirilmiş hekimdir. İşyerinde başka sağlık personeli varsa, onlarla koordineli çalışır. Temel amacı, çalışan sağlığını korumak, geliştirmek ve iş kaynaklı sağlık risklerini önlemektir.  


İşyeri hekiminin görevleri, özellikle avukatlık büroları gibi ofis ortamlarının ihtiyaçları göz önünde bulundurularak şu başlıklar altında toplanabilir:


  1. Rehberlik ve Danışmanlık:
    • İşverene, iş sağlığı ve güvenliği konularında genel danışmanlık yapmak. Bu, ofis hijyeni (ortak alanlar, tuvaletler, mutfak/çay alanı gibi yerlerin temizliği ve düzeni), kişisel koruyucu donanımlar (gerekliyse) ve toplu koruma yöntemleri hakkında tavsiyeleri içerir. Ofis ortamının "temiz" olarak algılanması, ortak kullanım alanlarındaki hijyen standartlarının göz ardı edilebileceği anlamına gelmez; işyeri hekimi bu konuda objektif bir denetim ve rehberlik sağlar.  
    • Ergonomi: Özellikle masa başı çalışmanın yaygın olduğu hukuk bürolarında, çalışanların doğru oturma pozisyonları, sandalye-masa-monitör ayarları gibi konularda ergonomik prensiplere uygun düzenlemeler yapılması için işverene önerilerde bulunmak. Bu, kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarının önlenmesi açısından kritiktir.  
    • Psikososyal Riskler: Hukuk mesleğinin doğası gereği yüksek stres seviyeleri gözlemlenebilir. İşyeri hekimi, çalışma ortamındaki stres faktörlerinin yönetimi, iş-yaşam dengesi ve psikolojik sağlık konularında işverene danışmanlık yapabilir.  
    • İşyerinde periyodik incelemeler yaparak iyileştirme önerileri sunmak.  

 

  1. Risk Değerlendirmesi:
    • İşverenin yasal olarak yapmakla yükümlü olduğu risk değerlendirmesi çalışmalarına katılmak. Unutulmamalıdır ki, risk değerlendirmesini yapma veya yaptırma yükümlülüğü öncelikle işverene aittir.  
    • Ofis ortamına özgü sağlık risklerini (örneğin, uzun süreli ekran kullanımı sonucu göz yorgunluğu, yetersiz aydınlatma, kapalı ortam hava kalitesi, elektrikli cihazların güvenliği, kayma-takılma-düşme tehlikeleri, yangın riski) belirlemek ve değerlendirmek.  
    • Risk değerlendirmesi sonuçlarına dayanarak alınması gereken önleyici ve koruyucu tedbirler konusunda işverene önerilerde bulunmak. İşyeri hekiminin tıbbi bilgisi, ofis ortamındaki faktörlerin potansiyel sağlık etkilerini (örneğin, kötü hava kalitesinin solunum yolu rahatsızlıklarına yol açması gibi) tespit etmede kritik bir rol oynar ve risk değerlendirmesine derinlik katar.  

 

  1. Sağlık Gözetimi:
    • Çalışanların işe girişlerinde sağlık muayenelerini yaparak, yapacakları işe uygun olup olmadıklarını değerlendirmek.  
    • İşyerinin tehlike sınıfına ve yasal düzenlemelere göre belirlenen aralıklarla periyodik sağlık muayenelerini yapmak. Avukatlık büroları gibi "Az Tehlikeli" sınıftaki işyerleri için bu süre en geç beş yılda birdir. Bu muayeneler, ofis çalışanları için özellikle göz sağlığı ve kas-iskelet sistemi üzerine odaklanabilir.  
    • Hastalık veya kaza sonrası işe devamsızlık durumlarında, işe dönüş muayenesi yaparak çalışanın mevcut sağlık durumuna uygun bir görevde çalıştırılması konusunda tavsiyede bulunmak.  
    • Meslek hastalığı şüphesi olan vakaları tespit etmek, gerekli incelemeleri yapmak ve tanısı konulanları Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularına sevk etmek.  
    • Çalışanların kişisel sağlık dosyalarını gizlilik esasına uygun olarak düzenlemek ve işyerinde muhafaza etmek.  
    • Sağlık gözetimi sonuçları hakkında çalışanları bilgilendirmek ve gerekli durumlarda rızalarını almak.  

 

  1. Eğitim, Bilgilendirme ve Kayıt:
    • Çalışanlara genel sağlık konuları, iş hijyeni, ergonomi, bağımlılık yapan maddelerin zararları gibi konularda eğitimler vermek.  
    • Yıllık çalışma planı ve yıllık değerlendirme raporu gibi yasal kayıtların hazırlanmasında (varsa) iş güvenliği uzmanı ile işbirliği yapmak.  
    • İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili tespit ve tavsiyelerini kaydettiği "Onaylı Defter"in tutulmasına katkıda bulunmak (Defterin düzenli tutulmasından ve imzalanmasından işveren veya vekili sorumludur).  

 

  1. İlgili Birimlerle İşbirliği:
    • İşveren, çalışanlar, çalışan temsilcileri ve (varsa) iş güvenliği uzmanı ile sürekli iletişim ve işbirliği içinde olmak.  
    • Gerektiğinde, işverenin bilgisi dahilinde ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapmak.  


İşyeri hekimi, görevini yerine getirirken işyerinin bütün bölümlerinde inceleme yapma, gerekli bilgi ve belgelere ulaşma, çalışanlarla görüşme yetkisine sahiptir. Ayrıca, ciddi ve önlenemez hayati bir tehlike tespit ettiğinde, işin durdurulması için işverene başvurma yetkisi de bulunmaktadır. Tüm bu görevlerini mesleki bağımsızlık içinde, etik ilkelere bağlı kalarak ve çalışanların kişisel sağlık bilgilerinin gizliliğini koruyarak yürütmekle yükümlüdür.  

 

Avukatlık Büroları İçin İşyeri Hekimi Zorunluluğunun Yasal Dayanağı


Avukatlık bürolarında işyeri hekimi bulundurma zorunluluğunun temel dayanağı, 30.06.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'dur. Bu kanun, kamu ve özel sektöre ait tüm işyerlerini ve çırak ve stajyerler de dahil olmak üzere tüm çalışanları kapsamaktadır; ancak bazı istisnalar dışında (örneğin TSK, emniyet, afet müdahale birimleri gibi) uygulanmaktadır.  


Kanun, işyerlerini yaptıkları asıl işin tehlike düzeyine göre sınıflandırmaktadır. Bu sınıflandırma, "İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliği" ile belirlenir ve işyerinin Sosyal Güvenlik Kurumu'na bildirilen NACE (Faaliyet Alanı Kodu) koduna göre yapılır. Üç ana tehlike sınıfı vardır:  


  • Az Tehlikeli
  • Tehlikeli
  • Çok Tehlikeli


Avukatlık büroları, NACE Rev.2 altılı kod sisteminde 69.10.03 - Hukuk danışmanlığı ve temsil faaliyetleri (avukatlık faaliyetleri) kodu altında sınıflandırılmıştır. Bu faaliyet kodu, tebliğde "Az Tehlikeli" sınıfta yer almaktadır. Benzer şekilde, bilirkişilik (hukuki konularda), hukuk müşavirliği, noterlik, sosyal güvenlik müşavirliği ve hukuki arabuluculuk gibi diğer hukuki hizmet faaliyetleri de genellikle "Az Tehlikeli" sınıfta değerlendirilmektedir.  


6331 sayılı Kanun'un 6. Maddesi, işverenlerin iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini sağlamakla yükümlü olduğunu açıkça belirtir. Bu maddeye göre işverenler, işyerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi görevlendirmek zorundadır.  

 

Avukatlık Büronuz İşyeri Hekimi Bulundurmak Zorunda Mı? (Kritik Tarih: 1 Ocak 2025)


Genel kural olarak, 6331 sayılı Kanun kapsamındaki tüm işyerleri, tehlike sınıfı ve çalışan sayısına bağlı olarak belirlenen sürelerde işyeri hekimi hizmeti almak zorundadır. Peki, bu durum avukatlık büroları için ne anlama geliyor?


Çoğu avukatlık bürosu, "Az Tehlikeli" sınıfta yer alır ve çalışan sayısı genellikle 50'nin altındadır. Kanun ilk çıktığında, bu tür işyerleri için işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı görevlendirme zorunluluğunun yürürlük tarihi birkaç kez ertelenmişti. Ancak bu erteleme süreci sona ermiştir.  


Kamu kurumları ile birlikte, çalışan sayısı 50'den az olan ve Az Tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri (bu tanım avukatlık bürolarının büyük çoğunluğunu kapsamaktadır) için 6331 sayılı Kanun'un 6. maddesinde belirtilen işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı görevlendirme zorunluluğu 1 Ocak 2025 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmiştir. Bu tarihin geçmiş olması, yükümlülüğün artık ertelenmiş bir beklenti değil, mevcut ve acil bir gereklilik olduğu anlamına gelmektedir. Geçmişteki ertelemeler bazı işverenlerde yanıltıcı bir rahatlama hissine yol açmış olabilir; ancak mevcut durumda, henüz uyum sağlamamış bürolar yasalara aykırı hareket etmekte ve idari para cezası riskiyle karşı karşıyadır.  

Bu zorunluluk, işyerinde tek bir çalışan dahi olsa geçerlidir. Dolayısıyla, yanında sadece bir sekreter veya yardımcı personel çalıştıran bir avukat dahi bu yükümlülük kapsamındadır.  


Gerekli Hizmet Süresinin Hesaplanması: İşyeri hekiminin işyerinde görev yapması gereken asgari süre, tehlike sınıfı ve çalışan sayısına göre belirlenir.  


  • Az Tehlikeli Sınıf: Çalışan başına ayda en az 5 dakika.
    • Örnek: 10 çalışanı olan bir avukatlık bürosu için işyeri hekiminin ayda en az 10 * 5 = 50 dakika hizmet vermesi gerekmektedir. 


Tam zamanlı işyeri hekimi bulundurma zorunluluğu ise sadece çok sayıda çalışanı olan işyerleri için geçerlidir (Az tehlikeli sınıfta 2000 ve üzeri çalışan gibi). Avukatlık bürolarının ezici çoğunluğu için kısmi süreli hizmet yeterli olacaktır. Kısmi süreli görevlendirmelerde, hekimin işyerleri arasında yolda geçirdiği süreler, yasal çalışma süresinden sayılmaz.  


50'den Az Çalışanı Olan Az Tehlikeli Bürolar İçin Uyum Seçenekleri: 1 Ocak 2025 itibarıyla zorunlu hale gelen bu yükümlülüğü yerine getirmek için avukatlık bürolarının çeşitli seçenekleri bulunmaktadır:


  • Doğrudan İstihdam: Geçerli işyeri hekimliği belgesine sahip bir hekimi kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalıştırmak.
  • OSGB (Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi): Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş bir OSGB'den hizmet almak. Bu birimler, hem işyeri hekimi hem de iş güvenliği uzmanı hizmetini paket olarak sunabilirler.  
  • ÇASMER (Çalışan Sağlığı Merkezi): Nispeten yeni bir yapı olan ÇASMER'lerden hizmet almak da bir seçenektir. Özellikle 10'dan az çalışanı olan az tehlikeli işyerleri için farklı kolaylıklar sunması beklenmektedir.  
  • İşveren/Vekili Tarafından Yürütme (Sınırlı): İşverenin kendisi veya belirlediği bir vekil (örneğin büro yöneticisi), Bakanlıkça ilan edilen ve genellikle e-devlet üzerinden veya üniversiteler aracılığıyla sunulan İSG eğitimlerini tamamlayarak, işyerindeki İSG hizmetlerini (işe giriş ve periyodik muayeneler ve tetkikler hariç) yürütebilir. Ancak bu durumda dahi, zorunlu olan işe giriş ve periyodik sağlık muayeneleri ile gerekli tetkikler için ya kamu sağlık hizmeti sunucularından (örneğin aile hekimleri), ya ÇASMER'lerden ya da yetkili bir OSGB/işyeri hekiminden hizmet alınması şarttır. İşverenin eğitimi alması, onu sağlık gözetimi yükümlülüğünden kurtarmaz. Bu seçenek, görünüşte maliyet avantajı sunsa da, işverene önemli bir sorumluluk yükler ve sağlık hizmetleri için yine dış kaynağa bağımlılığı ortadan kaldırmaz. Kapsamlı bir uyum ve potansiyel sorumluluk riskini azaltma açısından, OSGB gibi uzmanlaşmış kuruluşlardan hizmet almak, genellikle daha pratik ve güvenli bir çözüm sunar.  

 

Yasal Yükümlülüğe Uymamanın Sonuçları: İdari Para Cezaları (2025 Güncel Rakamlar)


6331 sayılı Kanun'da belirtilen yükümlülüklere uyulmaması, ciddi idari para cezaları (İPC) ile sonuçlanmaktadır. Bu cezalar, Kanun'un 26. Maddesi'nde düzenlenmiştir. Cezaların caydırıcılığını artıran en önemli unsur, genellikle ihlal edilen her bir yükümlülük için ayrı ayrı ve aykırılığın devam ettiği her ay için tekrar uygulanmasıdır. Geçmişte, bu yükümlülükleri yerine getirmeyen çok sayıda işletmenin birikmiş yüklü cezalarla karşılaştığı bilinmektedir.  


Özellikle işyeri hekimi görevlendirmeme fiili için 2025 yılı itibarıyla geçerli olan ve avukatlık bürolarını doğrudan ilgilendiren cezalar aşağıdaki tabloda özetlenmiştir:


Çalışan Sayısı (Avukatlık Bürosu)

İşyeri Hekimi Görevlendirmeme Cezası (TL / Ay)*

Yasal Dayanak

10'dan Az

88.663 TL

6331 Md. 26/1-b

10-49 Arası

88.663 TL

6331 Md. 26/1-b

50 ve Üzeri

132.994 TL

6331 Md. 26/1-b

*Aykırılığın devam ettiği her ay için bu ceza tekrar uygulanır.  


Tablodan da görüleceği üzere, 1 Ocak 2025 itibarıyla işyeri hekimi görevlendirme yükümlülüğünü yerine getirmeyen 50'den az çalışana sahip az tehlikeli bir avukatlık bürosu, her ay 88.663 TL idari para cezası ile karşı karşıya kalabilir. Bu rakamlar, uyumsuzluğun maliyetinin ne kadar yüksek olabileceğini açıkça göstermektedir.


Ayrıca, sadece işyeri hekimi görevlendirmemek değil, Kanun kapsamındaki diğer İSG yükümlülüklerini (örneğin risk değerlendirmesi yapmamak veya yaptırmamak , çalışanlara gerekli İSG eğitimlerini vermemek , işyeri hekiminin veya iş güvenliği uzmanının yazılı olarak bildirdiği tedbirleri yerine getirmemek , gerekli kayıtları tutmamak vb.) yerine getirmemek de ayrı ayrı idari para cezalarına tabidir.  


Devletin İSG hizmetlerinin yerine getirilip getirilmediğini takip etmek için kullandığı sistemlerden biri de İSG-KATİP'tir. İşyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı görevlendirmeleri bu sisteme kaydedilmektedir. Bu durum, uyumsuzlukların tespitini kolaylaştırabilmektedir.  

 

Hukuk Büronuz İçin İSG Uyumluluğu Nasıl Sağlanır?


1 Ocak 2025 tarihi itibarıyla işyeri hekimi (ve iş güvenliği uzmanı) görevlendirme zorunluluğunun yürürlüğe girmesiyle, avukatlık bürolarının proaktif davranması ve uyum süreçlerini hızlandırması gerekmektedir. Uyum sağlamak artık bir tercih değil, yasal bir zorunluluktur.


Uyum İçin Atılması Gereken Adımlar:


  1. NACE Kodu ve Tehlike Sınıfı Teyidi: Büronuzun SGK'ya kayıtlı NACE kodunu kontrol edin ve "Az Tehlikeli" sınıfta olduğunuzu teyit edin (Muhtemelen 69.10.03).
  2. Çalışan Sayısının Belirlenmesi: Büronuzdaki tam zamanlı, kısmi zamanlı tüm çalışanların sayısını netleştirin. (Hizmet süresi hesaplamasında stajyer ve çıraklar dikkate alınmazken, bu kişilere de İSG eğitimi verilmesi gibi yükümlülükler devam eder ).  
  3. Uyum Yönteminin Seçilmesi: Yukarıda açıklanan yöntemlerden (Doğrudan istihdam, OSGB, ÇASMER, İşveren/Vekili Eğitimi + Dışarıdan Sağlık Hizmeti) büronuzun yapısına ve kaynaklarına en uygun olanı seçin.
  4. Hizmet Sağlayıcı Seçimi (Eğer Dış Kaynak Kullanılacaksa): OSGB veya ÇASMER gibi bir dış hizmet sağlayıcı ile çalışmaya karar verirseniz, hukuk bürolarının özel ihtiyaçlarını anlayan, referansları güçlü ve yetkili bir kuruluşu tercih edin.
  5. Sözleşme ve Kayıt: Seçilen yöntem doğrultusunda gerekli sözleşmeleri yapın ve eğer hizmet alımı veya görevlendirme yapıldıysa, bunun İSG-KATİP sistemine bildiriminin yapıldığından emin olun.  
  6. İşbirliği: Görevlendirilen işyeri hekimi ve (varsa) iş güvenliği uzmanı ile tam bir işbirliği içinde olun, talep ettikleri bilgi ve belgeleri sağlayın, önerilerini dikkate alın.  


Uzman Desteği Almak: İSG mevzuatı karmaşık olabilir ve uyum sürecini yönetmek zaman alıcıdır. Özellikle hukuk bürolarının yoğun iş temposu düşünüldüğünde, bu alanda uzmanlaşmış bir çözüm ortağından destek almak süreci kolaylaştırabilir. Hukuk bürolarının çalışma dinamiklerini ve risklerini anlayan bir İSG hizmet sağlayıcısı, hem yasal uyumu sağlamanıza hem de bunu en verimli şekilde yapmanıza yardımcı olabilir.  


Harekete Geçin: Avukatlık büronuzun 6331 sayılı Kanun kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdiğinden emin olmak için geç kalmayın. Mevcut durumunuzu değerlendirin ve eksikleriniz varsa hızla tamamlayın. Hukuk bürolarına özel İSG çözümleri ve işyeri hekimi hizmetleri hakkında daha fazla bilgi almak için uzman danışmanlık hizmetlerinden faydalanabilirsiniz. Örneğin, HukukİSG gibi bu alana odaklanmış platformlar size yol gösterebilir.


Sonuç


İşyeri hekimi, sadece yüksek riskli sanayi kollarında değil, avukatlık büroları gibi "Az Tehlikeli" olarak sınıflandırılan ofis ortamlarında da çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesinde kritik bir role sahiptir. Ergonomiden psikososyal risklere, hijyenden sağlık gözetimine kadar geniş bir yelpazede görevleri bulunmaktadır.


6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, avukatlık büroları da dahil olmak üzere işverenlere işyeri hekimi görevlendirme yükümlülüğü getirmektedir. Özellikle 50'den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıftaki işyerleri için bu zorunluluk, 1 Ocak 2025 tarihi itibarıyla başlamış durumdadır. Bu tarihin geçmiş olması, uyumun artık acil bir gündem maddesi olduğu anlamına gelir.


Bu yasal yükümlülüğe uymamanın maliyeti yüksektir. Sadece işyeri hekimi görevlendirmemek dahi, 50'den az çalışanı olan az tehlikeli bir büro için aylık 88.663 TL gibi ciddi idari para cezalarına yol açabilmektedir.


Sonuç olarak, İş Sağlığı ve Güvenliği'ne yatırım yapmak, sadece yasal bir zorunluluğu yerine getirmek değil, aynı zamanda hukuk profesyonelleri için daha sağlıklı, daha güvenli ve dolayısıyla daha verimli bir çalışma ortamı yaratmaktır. Proaktif bir yaklaşımla İSG yükümlülüklerini yerine getirmek, hem olası cezalardan korunmayı hem de işyerinizdeki en değerli varlığınız olan çalışanlarınızın sağlığını güvence altına almayı sağlar.